• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
Site Menüsü
Site Haritası
Takvim

Hiperprolaktinemi (Süt hormonu fazlalığı)

İLETİŞİM ve ADRES:

0216 386 37 50 
0543 386 37 50

KÜÇÜKBAKKALKÖY MAH, EFE SOK, NO:6

ATAŞEHİR İSTANBUL

 Süt Hormonu Fazlalığı (Hiperprolaktinemi)

HİPERPROLAKTİNEMİ (SÜT HORMONU FAZLALIĞI)
hiperprolaktinemi, süt hormonu fazlalığı

 prolaktin hormonu

 

Prolaktin Hormonunun İşlevleri nelerdir?


Beyinde bulunan ve birçok hormonun salgılandığı hipofiz salgı bezinde üretilerek salgılanan ve 
Lohusalık Döneminde ve emzirme döneminde süt üretiminden, yumurtlamanın ve böylece adetlerin durmasından sorumlu olan, böylece emzirme döneminde kadını yeniden gebe kalmaktan (belli bir süre) koruyan prolaktin hormonu çeşitli nedenlere bağlı olarak uygunsuz salgılandığında adet döngüsünün düzeninin bozulmasına (adet düzensizliği) ve beraberinde göğüslerden süt veya süt benzeri bir sıvının salgılanmasına neden olabilir. Süt hormonu fazlalığı (hiperprolaktinemi) bazı stress durumlarında ve polistik over sendromlu kadınlarda da görülebilir. 

Prolaktin hormonu hipofiz bezi dışında rahim dokusundan da salgılanan ve muhtemelen adet döngüsü üzerinde henüz tam olarak aydınlatılamamış olan başka işlevleri de bulunan bir hormondur.

Prolaktin hormonu gebeliğin 8. haftasından itibaren kanda artmaya başlar. Bu artışın amacı kadını bebek doğar doğmaz emzirebilir duruma getirmektir. Prolaktin hormonu bu amaçla gebelikte meme dokusunun büyümesini uyarır ve memelerde halk arasında ağız veya ağuz (veya ağız, ağuz sütü) olarak bilinen kolostrum adı verilen ilk sütün üretimini sağlar. Bazı kadınlarda kolostrum memelerden henüz gebelik döneminde salgılanabilir ve bunun normal olduğu kabul edilir.

Sekonder amenoreli kadınların yani adet regl kanaması olmayan üçte birinde hiperprolaktinemi bulunmuştur. Kural olarak siklus bozukluğu olan bütün infertil kısır kadınlarda prolaktin serum konsantrasyonu ölçülmelidir.
Aşırı prolaktin varlığında hipotalamustan GnRH salınımı azalır. Buna bağlı olarak FSH, LH sekresyonu bozulur bu da menstrual siklusta düzensizliğe neden olur. Azalma genelde LH düzeyindedir ve LH/FSH oranı düşer ve folikül maturasyonu bozulabilir. Östrojenlerin LH salıverilmesi üzerinde ovulasyondan hemen önce yaptıkları pozitif feedback etkinin ortadan kalktığı saptanmıştır. Eğer siklus ortası LH piki oluşmazsa ovulasyon gerçekleşmeyebilir yani kadında yumurtlama olmaz. Yani uzun lafın kısası prolaktin süt hormonu düzeyinin fazla olması kadında yumurtlamayı engelleyip, kısırlık infertiliteye sebep olarak, bebek sahibi olmayı engelleyebilir. 

Normal sınırlar içindeki prolaktin seviyeleri yeterli progesteron üretebilen korpus luteumun normal gelişimi için gereklidir. Bu sınırlar dışındaki prolaktin seviyeleri luteal yetersizliğe neden olur. İnatçı ve ağır hiperprolaktinemi gonadotropin salınımının tamamen yokluğuna ve böylece amenore adetten kesilme ve infertiliteye yani kısırlığa yol açabilir.
Hiperprolaktinemi erkeklik hormonlarını (androjenler) arttırarak da tüylenme problemine yol açabilir. Süt hormonu fazlalığı olan kadınlarda tiroid problemleri de olabileceğinden tiroid hormon düzeyleri de (T3, T4, TSH) bakılmalıdır. Prolaktin düzeyi 100 ng/ml'den fazla olursa, hipofiz tümörü (makroprolaktinoma) açısından mutlaka hipofiz beyin MR tetkiki istenmelidir. 

Hiperprolaktineminin (süt hormonu fazlalığı) nedenleri nelerdir?


-Prolaktin üreten hücrelerin artması (gebelik, hiperplazi, prolaktinoma; özellikle >50 ng/ml değerlerinde).
-Laktotropik hücrelerin hipotalamik inhibisyonunda azalma. Bu durum hipofiz tümörlerinde görülebilir. Prolaktin bozulmuş inhibisyon nedeniyle artar, örneğin; portal damarların kompresyonu.
-Prolaktin sekresyonunun hipotalamik sitümülasyonunun artması, örneğin artmış TRH konsantrasyonuna yol açan primer hipotirozis.
-Hiperprolaktineminin en sık nedenlerinden biri iatrojeniktir yani kullanılan ilaçlardır.  İlaçlar, genellikle dopamin-antagonistleri, dopaminin laktotropik hücrelerdeki reseptörlerinden ayrılmasına neden olur. Haloperidol başta olmak üzere metoklopramid ve sülpirid gibi benzamidler, fenotiazinler ve diğer nöroleptik ajanlar özellikle üzerinde durulması gereken ilaçlardır. "Rauwolfia" alkaloidleri veya alfa-metil-dopa, antidepresanlar, trankilizanlar ve oral ovulasyon supresörleri de hiperprolaktinemiye neden olabilir. Bu nedenle hastaya sorulacak ilk soru böyle bir ilaç kullanıp kullanmadığı olmalıdır.
-Gerginlik ve stres de aşırı prolaktin salınımına yol açabilir, ancak bunun hangi mekanizmalar aracılığıyla oluştuğu henüz tam anlamıyla aydınlatılmış değildir.


Latent hiperprolaktinemi (süt hormonu fazlalığı) nedir?


Prolaktin dengesindeki bozukluklar bütün kadınlarda "aşikar hiperprolaktinemi" olarak ortaya çıkmaz. Genelde geceleri olmak üzere, hormonun kısa bir süre için fazla salgılandığı "latent hiperprolaktinemi" daha sık görülür. Bu vakalarda, gün boyunca ölçülen değerler (tercihen sabah erken saatlerde) genellikle normal düzeylerdedir. Bu nedenle de rutin prolaktin ölçümlerine ek olarak, tanısal amaçlı, hipofizin depolama kapasitesini ortaya çıkaran, prolaktin stimülasyon testleri yapılması yararlıdır. Bu test şu prensibe dayanır: Geçici olarak artan prolaktin sekresyonu varlığında hipofizde normalden daha fazla miktarda prolaktin depolanır. Metoklopramid gibi dopamin antagonistleri ise bu artmış rezervin salıverilmesine neden olur. Böylece metoklopramid verilerek yapılan sitümülasyon testi sonucunda latent hiperprolaktinemili hastaların kanlarında belirgin bir prolaktin artışı izlenir.


Hiperprolaktineminin (süt hormonu fazlalığı) tedavisi nasıl yapılır?


Hiperprolaktineminin altında yatan neden ortaya çıkarılmalı ve tedavi nedene göre yapılmalıdır. Semptomlarda amenore, infertilite, kitle basısına ait bulgular (başağrısı ve görme bozuklukları gibi) veya makroadenom saptanması tedaviyi mutlak gerektiren durumlardır.Tedaviye başlamak için diğer relatif indikasyonlar arasında galaktore, ovulatuvar disfonksiyon, azalmış libido, akne, hirsutizm, osteopeni ve başağrısı sayılabilir. Mikroprolaktinomalar için tedavinin hedefi prolaktin seviyelerinin normalleştirilmesi, gonadal fonksiyonların düzeltilmesi ve kronik hiperprolaktinemiye bağlı olumsuz etkilerin önlenmesidir. Diğer bir hedef de eğer tümör varsa tümörün küçültülerek bası semptomlarının ortadan kaldırılmasıdır. Tedavi seçenekleri arasında gözlem, medikal, cerrahi ve radyoterapi sayılabilir.


Gözlem

İdiopatik hiperprolaktinemisi olup çocuk istemeyen, hipogonadizm ve kemik dansitesinde azalma olmayan kadınlar seri ölçülen prolaktin seviyeleri ile takip edilebilirler.

Tedavi edilmemiş prolaktinomaların doğal seyri net olarak belirlenememiş olsa da, mikroprolaktinomaların makroprolaktinomalara dönüşme ihtimali düşüktür; bu oran %10’dan azdır. Küçük tümörleri olan, gonad fonksiyonları normal olarak seyreden, ve tedavi için başka ek bir indikasyonu bulunmayan hastalar seri serum prolaktin seviyeleri ve MR ile takip edilebilir.
Medikal tedavi 

Bromokriptin

Bromokriptin klinik kullanıma sunulan ilk dopamin agonistidir.. Yarılanma ömrü kısa olduğu için günde 2 veya 3 kez alınmalıdır. İlaç hastaların %80-90’ında serum prolaktin seviyelerini normale düşürür, gonadal fonksiyonları normal hale getirir ve tümör boyutunda değişik miktarlarda küçülmeye sebep olur. Ne yazık ki, yan etkilerinden dolayı hastaların yaklaşık %12’si ilacın teröpatik dozlarını tolere edememektedir. Hastaların yaklaşık %60’ında görülen bulantı ve kusma en sık yan etkilerdendir. Bromokriptinin en sık görülen nörolojik yan etkisi ise başağrısıdır. Diğer yan etkileri arasında Raynaud tipi sendrom, yorgunluk, bacak krampları, nazal konjesyon, anksiyete, depresyon, konfüzyon, ses halusinasyonları, uykusuzluk, paranoya, görmede bulanıklık, parestezi ve uykuda kabuslar sayılabilir. Yan etkiler genelde ilaca düşük dozdan başlanarak giderilebilir (0.625mg veya 1.25 mg/dl).Doz tedricen arttırılır. İlaç vajinal yolla verildiğinde etkisi 24 saat kadar sürmektedir ve olası gastrointestinal yan etkilerini azaltmaktadır. Teröpatik dozlar genelde 2.5-l0mg/dl olmakla beraber hastaların %5-17 arasında tedaviye karşı direnç vardır.

Kabergolin

Kabergolin de D2 reseptörüne yüksek affinite ve selektivite ile bağlanan bir ergot türevidir. Bu ilacın yarılanma ömrü çok uzundur, yaklaşık 65 saat. Tedavi gereğinde haftada iki kez alınarak da idame edilebilir. Kabergolin ile tedavi edilen hastaların %85-86’sında normal serum prolaktin seviyeleri saptanmış ve %90’nında normal gonadal fonksiyon sağlandığı görülmüştür. Yan etkileri bromokriptin ile benzerdir. Bazı çalışmalarda kabergolinin bromokriptine göre daha iyi tolere edildiği izlenmiştir. 


Hiperprolaktinemide (süt hormonu fazlalığı) tedavinin süresi ne kadar olur?


Yakın zamanda yapılan çalışmalar prolaktinoması olan hastalarda dopamin agonisti tedavisinin sürekli olmasına gerek olmadığı sonucuna varmıştır. Ortalama 3.7 yıl bromokriptin kullanan hastaların %93’ünde hiperprolaktineminin tedavinin bırakılmasından sonraki 5 ile 14 hafta içinde geri döndüğü izlenmiştir. Ancak bu hastaların sadece birinde tümörün tekrar ekspanse olduğu görülmüştür.
Genellikle 2 ile 5 yıllık dopamin agonisti kullanıldıktan sonra dozun azaltılması veya ilacın kesilmesi düşünülebilir. Ani olarak tedavinin kesilmesi küçük tümörü olan hastalarda düşünülebilir, ancak makroprolaktinomalı hastalarda doz tedricen azaltılarak ilaç kesilmelidir. Hiperprolaktinemik hastalarda menopoz ve gebelik sonrasında dopamin agonist tedavisi ihtiyacı tekrar değerlendirilmelidir. 


Dopamin agonist tedavisinin (Hiperprolaktinemi süt hormonu fazlalığı) bebek üzerine Etkileri


Bromokriptinin in utero dönemdeki etkileri çok merkezli bir çalışma ile 2587 gebelik üzerinde değerlendirilmiş ve ilaçların spontan abortus, konjenital anomali, çoğul gebelik risklerini arttırmadığı ve postnatal gelişme üzerine herhangi bir olumsuz etkilerinin bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Yine de önerilen gebeliğin teşhisi ile beraber bu ilaçların kullanımı bırakılmalıdır.

Hiperprolaktinemi: Süt Hormonu Fazlalığı

Hiperprolaktinemi, prolaktin hormonunun normalden daha yüksek düzeylerde bulunması durumunu ifade eder. Prolaktin, genellikle laktasyon sürecinde süt üretimini artıran bir hormondur. Ancak, hiperprolaktinemi durumunda, prolaktin seviyeleri artmış olabilir ve bu durum bir dizi sağlık sorununa yol açabilir. Bu yazıda, hiperprolaktinemi, nedenleri, belirtileri, tanısı, tedavisi ve bu durumun kadın ve erkeklerdeki etkileri üzerine odaklanacağız.

1. Prolaktin Hormonu ve Görevleri

Prolaktin, hipofiz bezinden salgılanan bir hormondur. Bu hormon, özellikle gebelik ve doğum sonrasında süt üretimini uyarmak amacıyla salgılanır. Emzirme sürecinde, prolaktin süt kanallarını genişleterek ve süt bezlerini uyararak süt üretimini artırır. Normalde, prolaktin seviyeleri hamile olmayan ve emzirmeyen kadınlarda düşüktür.

2. Hiperprolaktineminin Nedenleri

Hiperprolaktinemi, bir dizi farklı nedenden kaynaklanabilir. En yaygın nedenler şunlardır:

  • Prolaktinoma: Hipofiz bezindeki benign (iyi huylu) tümörler, prolaktin seviyelerini artırabilir.

  • Stres ve Egzersiz: Şiddetli stres ve aşırı egzersiz, prolaktin seviyelerini artırabilir.

  • Hipotiroidizm: Tiroid bezinin düşük çalışması da hiperprolaktinemiye neden olabilir.

  • Medikasyonlar: Bazı ilaçlar, özellikle antidepresanlar ve antipsikotikler, prolaktin seviyelerini yükseltebilir.

  • Gebelik: Gebelik, doğal olarak prolaktin seviyelerini artırır.

  • Sütten Kesilme Sorunları: Emzirme sonlandırılamazsa, prolaktin seviyeleri yüksek kalabilir.

3. Hiperprolaktinemi Belirtileri

Hiperprolaktinemi, belirli semptomlara neden olabilir. Bunlar şunları içerebilir:

  • Adet Düzensizlikleri: Kadınlarda adet döngüsünde düzensizlikler ve adet kanamalarının azalması.

  • Galaktore: Süt benzeri bir sıvının memeden gelmesi.

  • Kısırlık: Yüksek prolaktin seviyeleri, doğurganlık sorunlarına neden olabilir.

  • Cinsel İsteksizlik: Hiperprolaktinemi, cinsel isteksizliği artırabilir.

  • Baş ağrısı ve Görme Sorunları: Prolaktinoma gibi tümörler, baş ağrısı ve görme sorunlarına yol açabilir.

4. Hiperprolaktineminin Teşhisi

Hiperprolaktinemi, kan testleri ile teşhis edilebilir. Prolaktin seviyelerinin normalin üzerinde olması durumunda, doktor başka testler veya görüntüleme çalışmaları (MRI gibi) ile altta yatan nedeni belirlemeye çalışabilir. Bu aşamada, hastanın tıbbi öyküsü, semptomları ve fiziksel muayenesi önemlidir.

5. Hiperprolaktineminin Tedavisi

Hiperprolaktineminin tedavisi, altta yatan nedenlere bağlı olarak değişebilir. Tedavi seçenekleri şunları içerebilir:

  • İlaç Tedavisi: Prolaktin seviyelerini düşürmek için kullanılan ilaçlar mevcuttur. Dopamin agonistleri, bu ilaç sınıfının en yaygın kullanılanlarındandır.

  • Cerrahi Müdahale: Prolaktinoma gibi tümörler cerrahi olarak çıkarılabilir.

  • Radyoterapi: Nadir durumlarda, tümörün büyüklüğüne ve yerine bağlı olarak radyoterapi önerilebilir.

6. Hiperprolaktinemi ve Cinsel Sağlık

Hiperprolaktinemi, cinsel sağlık üzerinde önemli etkilere neden olabilir. Özellikle kadınlarda, adet düzensizlikleri ve kısırlık gibi sorunlara yol açabilir. Cinsel isteksizlik de sıkça karşılaşılan bir semptomdur. Bu nedenle, hiperprolaktinemiye sahip bireylerin cinsel sağlık sorunları konusunda dikkatli bir şekilde değerlendirilmeleri ve tedavi planlarına dahil edilmeleri önemlidir.

7. Hiperprolaktinemi ve Psikososyal Etkileri

Hiperprolaktinemi, psikososyal etkilerle de ilişkilidir. Fiziksel semptomlar ve doğurganlık sorunları, bireyin yaşam kalitesini etkileyebilir. Bu durum, bireyde stres, kaygı ve depresyon gibi psikolojik sorunlara da neden olabilir. Bu nedenle, hiperprolaktinemi tedavisi sadece fiziksel sağlık değil, aynı zamanda psikososyal iyileşmeyi de hedeflemelidir.

Sonuç olarak: Hiperprolaktinemi ve Çok Yönlü Etkileri

Hiperprolaktinemi, birçok farklı nedenle ortaya çıkabilen ve kadın ve erkeklerde çeşitli etkilere yol açabilen bir hormonal dengesizliktir. Bu durum, doğru teşhis ve etkili bir tedavi planı ile yönetilebilir. Ancak, bireyin yaşam kalitesi, psikososyal refahı ve cinsel sağlığı da bu tedavi sürecinde önemli bir rol oynamaktadır. Hiperprolaktinemi, multidisipliner bir yaklaşım gerektiren bir durumdur ve bireyin genel sağlığına odaklanan bir tedavi planı, başarılı sonuçların elde edilmesine yardımcı olabilir.



Gelen sorular: Hiperprolaktinemi (süt hormonu fazlalılığı) nasıl tedavi edilir?, Proklatin hormonu süt gelmesini nasıl sağlar?, Annede doğumdan sonra gelen ağuz sütünün (kolostrum) yararları nelerdir?, Bebek sahibi olamayan infertil kısır kadınlarda niçin prolaktin hormon düzeyine bakılması gerekir?, Süt hormonu fazlalığı tüylenme yapar mı?, Hangi ilaçlar süt hormonu fazlalığına sebep olarak hiperprolaktin yüksekliğine sebep olurlar?, Süt hormonu fazlalığı tedavisinde bromokriptin (parlodel) ve kabergolin (dostinex) nasıl kullanılır?, Parlodel ve dostinexin yan etkileri nelerdir? Süt hormonu fazlalığı olanlarda tiroid testlerini de yapmak gerekir mi?, Prolaktin çok yüksek olursa (100 ng/ml), hipofizde tümör (makroprolaktinoma) şüphesiyle hipofiz beyin MR tetkiki yapılmalı mıdır? 

 

 

Hava Durumu
Saat